Üstün zekâlı çocuklar, ülkemizde ve dünyada bulunan ve işlenmesi gereken birer cevherdir. Üstün zekâlı çocuklar; genel zihinsel, özel akademik, yaratıcı-üretken, liderlik, bilim, sanat alanlardan en az birinde olağanüstü potansiyel yeteneğe sahip olan veya bu alanlardan en az birinde olağanüstü başarı gösteren çocuklardır.

Üstün zekâlı çocukların, özellikle erken gelişim, fiziksel, sosyal, kişilik ve zihinsel özellik alanlarında normal zekâ düzeyine sahip yaşıtlarından daha farklı özellikler sergiledikleri saptanmıştır. Özellikle zihinsel olarak yaşıtlarından daha ileride olan çocukların isteklendirme, iç denetim, yaratıcılık gibi konularda daha ileri düzeyde bulunduklarını kanıtlayan pek çok araştırma bulunmaktadır. Bunun yanı sıra bu çocukların benlik değerlerinin daha yüksek olduğu, farklı, esnek ve daha karmaşık düşünme becerilerine sahip oldukları düşünülmektedir. Yaşıtlarına göre daha gelişmiş zihinsel becerileri olan bu çocukların problem çözme ve planlama gibi yönetsel fonksiyonlarının da daha ileri düzeyde oldukları görülmektedir. Yönetsel fonksiyonlar, kişiliğin, merakın, karar vermenin ve duyguların kontrolünün gerçekleştiği alandır. Yanı sıra, işleyen hafızanın büyük bir kısmı ve dikkat, problem çözme, planlama da bu alanla ilişkilidir.

Bu çocuklar, pek çok yeteneğe sahip olabilir ancak bunların keşfedilmesi ve eğitilmesi gerekir, aksi takdirde fark edilmeden kaybedilirler. Üstün zekâlı çocukların, yaşıtlarından daha üstün özelliklere sahip olması, problem çözme ve planlama konularında da daha başarılı olabilecekleri beklentisini doğurmaktadır.  İnsanın yaşamında, zorluklarla karşı karşıya kalmadığı tek bir an bile bulunmamaktadır. Bazen işimizden eve hangi yoldan gideceğimiz bile bizi düşünmeye, zamanımızı ve yolumuzu planlamamıza sevk eder. Karşılaştığımız problemlerin bizi yıpratmaması için, bilinçli ya da bilinçsiz olarak stratejiler geliştiririz. Problem çözme ve planlama, karşılaştığımız zorluklar ile baş etmemize yardımcı olabilecek becerilerdir. Bazı kişilerin doğuştan sahip olduğu, bazılarının ise daha sonra öğrendiği bu becerilerin, farklı zihinsel düzeylere sahip kişilerde farklı işledikleri düşünülmektedir.

 

Üstün Zekâlı Çocukların Erken Gelişim Özellikleri

Üstün zekâlı bir bebeğin normallere göre;

a) işitsel ve görsel uyaranlara daha çok tepki verdiği,

b) el ve ayaklarını daha az hareket ettirdiği,

c) daha büyük yaştaki çocuklarda görülen yüz ifadelerini sergilediği ve

d) yanında bir yetişkinin olmasına gerek olmadan uyaranlara tepkide bulunduğu saptanmıştır.

Bu çocukların bebeklik dönemlerinin daha ilk haftalarında, çevrelerindeki objeleri dikkatle inceleme, uyaranlara karşı erken farkındalık geliştirme ve basit problemlerin çözümünde kendi deneyimlerini kullanmaları gibi özellikleri dikkat çekicidir. Bunların yanı sıra erken yürüme, erken konuşma, erken okumayı sökme gibi özellikler de genelleştirilemese de üstün çocuklarda görülebilen özelliklerdendir.

 

 

Üstün Zekâlı Çocukların Zihinsel Gelişim Özellikleri

Soyut düşüncenin göstergesi olan kavram oluşturma konusunda yeteneklidirler. Kavramlar arasında mantıksal bir ilişkiyi görebilme, onlar için çok heyecan vericidir. Soyut düşünce yetenekleri gelişmiş olduğundan daha küçük yaşlardan itibaren dildeki mecazi anlamları kavrayabilirler. Erken zihinsel gelişimleri sayesinde daha küçük yaşlardan itibaren mantıksal muhakemeler kurabilmekte ve yaratıcılıklarını da kullanarak karmaşık problemlere rahatlıkla çözümler üretebilmektedirler. Üstün zekâlı çocuklar geniş hayal ve imgeleme gücüne sahiptir. Böylece yeni mekanik aletler keşfedip inşa edebilmektedirler. Bu çocukların dikkat süreleri yaşıtlarına göre daha uzundur. Meraklı olmaları ve öğrenme isteğine sahip olmaları nedeniyle, özellikle ilgi duydukları konularda dikkatlerini daha uzun yoğunlaştırabilmektedirler. Küçük yaşta ve kendi başlarına okumayı sökmeleri üstün zekâlı çocukların başka bir zihinsel özelliğidir. Yetişkin yardımı olmadan, çeşitli tabelalardan ya da ürün logolarından harfleri analiz eder ve daha sonra yüksek sentez yetenekleri sayesinde yeni kelimeleri okumakta kullanabilirler. Buna ek olarak, küçük yaşlardan itibaren sözcük hazinelerini sürekli zenginleştirmekte ve sözcükleri tam anlamlarıyla kullanmaktadırlar. Böylece kendini ifade edebilme konusunda da farklı özelliklere sahiptirler. Sayılara ve matematiğe olan ilgileri küçük yaşlarda başlayabilir. Karmaşık düşünce süreçlerine ve analitik düşünebilme yeteneklerine sahip olduklarından matematiksel ilişkileri çabuk kavrayabilmekte ve uygulayabilmektedirler. Hafızaları çok kuvvetli olduğundan, kolayca ezberleyebilmekte ve ezberlediklerini uzun zaman hafızalarında saklayabilmektedirler. Ahlâk gelişimleri yaşıtlarına göre daha erken oluşmakta ve buna bağlı olarak da gelişmiş adalet olgusuna sahip olmaktadırlar. Geniş bir ilgi alanı yelpazesine sahip olan bu çocuklar, iyi bir gözlem gücüne sahip olmakta ve eleştirel düşünebilme özelliğini de taşımaktadırlar. Zaman kavramı erken gelişebilmekte, iki işi aynı anda yapabilmekte, yaratıcılıklarını kullanmalarına fırsat tanınabilmesi için daha az yapılaşmış öğrenme materyallerini tercih edebilmekte ve başladıkları görevlerin bitirilmesi için kendilerine daha fazla fırsat ve zaman verilmesini isteyebilmektedirler.

Yönetsel fonksiyonlar; bir anlamda ilişkili ama bazı yönlerden de farklılık gösteren planlama, dürtü kontrolü, organize arama, problem çözme, kendini düzenleme, kendi kendine başlama, dikkate dayalı esneklik, hataların düzeltilmesi ve denetlenmesi, engellere karşı direnç gösterme ve işleyen hafıza, düşüncede ve davranışta esneklik gibi bilişsel becerileri kapsayan geniş bir terim olarak kabul edilmektedir. Yönetsel fonksiyonlar ile ilgili yapılan pek çok araştırmada, çocukluk döneminden yetişkinliğe kadar yaşla ilişkili bir gelişimin olduğu belirlenmiştir. Aynı zamanda yönetsel fonksiyonlarda yaşlanma ile birlikte bir sapmanın meydana geldiği ileri sürülmektedir. Yönetsel fonksiyonların hayat boyu gelişimini ters dönmüş U – şekilli bir eğri ile göstermek mümkündür. Aynı ters dönmüş U - şekilli eğri işlem hızı ve kısa süreli hafıza gibi başka bilişsel süreçler için de geçerlidir. Üstün zekâlı çocukların normal zekâ düzeyine sahip diğer çocuklara göre daha farklı bilişsel özelliklere sahip oldukları bu alanlarla ilgili hemen hemen tüm çalışmalarda vurgulanmaktadır. Üstün zekâlı çocukların eğitiminde de, problem çözme becerilerinin geliştirilmesine dikkat edilmeli ve bu yeteneklerini geliştirebilecek ortam sağlanmalıdır. Üstün zekalı çocukların planlama yani; bireylerin problemler için çözümler kararlaştırması, bunların arasından uygun olanı seçmesi, seçtiklerini uygulaması ve değerlendirmesini içeren bu zihinsel süreçte de daha başarılı olduğu görülmüştür. Buradan da üstün zekâlı çocukların eğitimlerine yönelik geliştirilebilecek farklı eğitim modellerinde, problem çözme, planlama gibi yönetsel fonksiyonlarını geliştirici etkinliklere ya da eğitim programlarına yer verilmesinin önemi ortaya çıkmaktadır.

Uzm. Klinik Psikolog Alev AKAL

 

Kaynaklar

Leana, Marilena Z.  (2005) Üstün Zekalı ve Normal Çocuklarda Yönetsel Fonksiyonlar, İstanbul,              İstanbul Üniversitesi

Sak, Uğur. (2012) Üstün Yeteneklilerin Eğitimi Programları, İstanbul.