Bulunduğumuz zaman diliminde karşılaştığımız en önemli güçlüklerden bir tanesi de dikkat problemi. Bu problemi şuan için sadece çocuklara ve küçük yaş grubunda değil , büyüklerden de duyduğumuz ve gündelik hayatlarını olumsuz etkilediğine şahit olduğumuz için ciddi bir sorun olarak ele alabiliriz.
Yetişkin ve çocuk grubunu farklı değerlendirdiğimizde , yetişkinlerin bu sorunla baş etme mekanizmalarının daha gelişmiş olması , bu problemin üstesinden gelebilmelerini sağlarken , küçük yaş grubunda ise ders , ilişkiler , bireysel öğrenmeler gibi birçok alanı kendi ellerinde olmayan sebeplerle istemedikleri noktalara sürükleyebilmektedir. En çok da okuldaki ders başarısı somut çıktıları karşımıza çıkarması dolayısıyla , dikkat sorunundan etkilendiğine şahit olduğumuz kısım. Bu sorunun , üstesinden gelmekte tek başına güçlük çeken , kendini organize etmekte zorluk yaşan çocuklarda ders başarısı , derse katılım , ikili ilişkiler ve davranış becerilerinde anormal diye tabir edilebilecek sonuçları da beraberinde getiriyor. Birçok tanıma baktığımızda dikkat , doğuştan sahip olduğumuz , içerisinde birçok fonksiyonu barındıran , oldukça karmaşık ve tanımlanası zor bir kavram. Dikkatimiz sayesinde , farkında olmadan gündelik hayatımızda birçok şeyi başarabilirken , bu becerinin kopuk kopuk olması , dikkatimizi o eylem sonuçlanana dek sürdüremememiz , eylemi , işi , görevi sonuçlandıramama şeklinde ortaya çıkmaktadır. Bu eksikliği yaygın olarak yaşayan öğrenciler ki günümüzde sayısal olarak geçmişe nazaran çok daha sık karşılaşılmakta , daha riskli davranışları , daha kural dışı eylemleri , daha dürtü odaklı eylemleri sergilemekteler. Arkadaşının ya da bir başkasının sözünü kesme , dinleme becerisi etkinken kopukluklar yaşama , düşünme becerisi etkinken eyleme geçme , sıra bekleyememe gibi bir diğer sonuçları doğuruyor. Bu semptomların giderilmesi , aza indirgenmesi ya da var olan sorunların, akademik ve sosyal öğrenme hayatını daha az etkileyecek zemine oturtulabilmesi içinse daha uzman odaklı bir yaklaşım benimsenip , gerekli değerlendirmelerin geç kalınmadan yapılıp klinik öncelikli Özel Eğitim , Terapötik ve duyuşsal bir destek alınması gerekmektedir.
Dikkat ve diğer bileşenlerine yönelik Özel Eğitim doğrultusunda yapılacak bireysel çalışmalar ( görsel odaklanma , görsel ve seçici algı , görsel farkındalık , işitsel odaklanma , işitsel farkındalık , işitsel çözümleme , işitsel muhakeme ) sınıf ortamında pek mümkün olmayıp aynı zamanda okul öğretmeninin uzmanlığına uygun bir problem alanı da değildir . Bu çalışmaların , Özel Eğitim Uzmanının ve diğer ilgili uzmanların kontrolünde ve planlamasında ailenin de etkin katılımı sağlanarak yapılması gerekmektedir.